Dijital Dünya

Dijital Atık Nedir?

Evsel atık ve plastik atık kavramlarını duymayanlarınız yoktur. Peki hiç dijital atık diye bir şey duydunuz mu? Tıpkı teknoloji çağı veya dijital çağ gibi artık oturmuş bir kavram. Peki, bu dijital çağın topluma ve doğaya karşı bıraktığı olumsuz etkileri veya yan etkileri olmayacak mıydı? Elbette olacaktı. İşte bu videoda dijital çağ diye gurur duyduğumuz çağın dijital atıklarının bizlere ve dünyaya olan maliyetini konuşacağız. Gelin birlikte değerlendirelim.

Nedir bu dijital atık diye soracak olursanız, hemen açıklayayım. Çektiğimiz fotoğraflar, sildiğimiz dosyalar, bilgisayara indirdiğimiz ve yüklediğimiz her bir uygulamanın kendisi, hatta ve hatta Whatsapp, Facebook, Twitter, İnstagram ve diğer birçok sosyal medya platformlarından yazdığımız, yayınladığımız veya paylaştığımız her bir kelime ve harf dahi birer dijital atıktır. Peki bu atıkların ortaya çıkardığı çöp yığını ve bu çöp yığının biz insanlara ve dünyaya maliyeti nedir? Bu konuda yapılmış araştırmalar var ve bu araştırmalardan ilki maillerle alakalı.

Hepimiz bildiğimiz üzere herhangi bir sosyal medya platformunu kullanmak istediğimizde veya bir siteye üye olmak istediğimizde aslında hepimiz oralara girdiğimiz e-posta adresleri ile birer çöp üretiyoruz. Peki bu nasıl oluyor? Açıklayalım. E-Posta adresimize gelen her bir e-posta, açmadığımız her bir e-posta ve spam kutumuza düşen her bir e-postanın atmosfere tahmini olarak 0,30 gram karbondioksit salınımına, eğer bu e-posta adresinin içerisinde bir de dosya varsa bu değer 50 grama yükselerek karbondioksit salınımına sebep olduğunu söylüyorlar. Peki bu durum nasıl meydana geliyor? Elbette sunuculardan kaynaklı olarak meydana geliyor. Telefonlarımızda kullandığımız uygulamalar, e-postalar ve sosyal medya uygulamaları ve daha nice uygulamanın her biri birer somut sunucuda barındırılıyorlar. Dolayısıyla bu sunucuların çalışması için elektrik, havalandırma ve soğutulmaları için su kullanımı gerekiyor. Kısaca telefonlarımızda, masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarımızda, akıllı saatlerimizde ve diğer birçok üründe kullanılan tüm bu içerikler doğal olarak bir karbondioksit ve sera gazı etkisine yani dijital atığa sebep oluyor.

Temizliğin Önemi Çok Büyük!

Başka bir araştırmaya göre ise 1 Gigabayt e-posta depolamanın sunucuya olan maliyeti 32.1 kilovattır. İşte bu da normal bir ev fırınını 10 saat çalıştırmaya eşdeğer bir enerjiye eşittir, biliyor musunuz? Yine bir başka araştırmaya göre ise normal bir e-postanın ortalaması 32 kilobaytı buluyormuş ve e-posta kutunuzda bulunan e-postalardan 30 tanesini sildiğinizde 222 kilovat tasarruf etmiş oluyorsunuz. İşte bu da düşük enerjili bir ampulü bir gün boyunca kapalı tutma ile eşdeğerdir. Gelin bir de bunları ülkeler üzerinden değerlendirelim. Fransa’da her kullanıcı 50 e-posta silerse eğer e-posta kutusundan, bu bir saatliğine 1,6 milyar adet enerji tasarrufu yapan ampulün kapatılması kadar enerji tasarrufu anlamına geliyor. Bir başka ifadeyle ise Paris’in bir ucundan diğer ucuna kullanılan, tüketilen elektriğin yarım günlük maliyetini karşılıyor anlamına geliyor. Mesela her bir Birleşik Krallık vatandaşı bir teşekkür e-postasını eksik yazsa veya hiç yazmasa bu durum 16.000’den fazla karbon tasarrufu anlamına gelir ki bu da aynı zamanda 81.000 Madrid uçuşu demektir. E-Postalar üzerinden verdiğimiz araştırma örneklerini burada sonlandıralım ve biraz da arama sonuçları üzerine konuşalım, yani Google’a doğru yol alalım.

200 kez yapılan Google araması sırasında oluşan enerji ile bir gömleğin ütülenmesi sırasında oluşan enerji aynıdır. Sadece Google’da dakikada 11,3 milyon arama yapıldığını düşünürsek, San Francisco şehrinin yıllık enerji tüketiminin tamamına eşit olduğunu görürüz.

Araştırmalar Yalan Söylemez, Dijital Atık Bekletmeyin!

Akışınızda denk geldiğiniz veya paylaştığınız çevrimiçi bir videonun karbondioksit tüketimi ise yılda ortalama 300 milyon tonun üzerindedir ve bu miktar, İspanya’nın bir yıl içinde ortaya çıkardığı karbondioksit miktarıyla aynıdır. On saatlik bir filmin HD olarak yayınlanması ise, Wikipedia ansiklopedisi içerisinde yer alan tüm verilerden daha fazla bayt gerektirmektedir. Bazı tahminlere göre ise internetin son on yıldaki kullanımının dünyada oluşan sera gazına etkisinin %20 olduğu söyleniyor. 2020 yılında yapılan bir haberde ise Küresel Veri Merkezlerinin karbondioksit emisyonunun 76 milyon tona ulaştığı söylendi ve bu sayının önümüzdeki on yıllarda en az 4 katı olacağı tahmin edildi. Sizleri çok fazla bilgi ve istatistiklere boğduğumun farkındayım ancak bunlar bilinmesi gereken şeylerdi. Çünkü hem bireysel olarak hem de toplumsal olarak birçok sorumluluklarımız bulunuyor. Gelin şimdi birey olarak veya toplum olarak bu dijital atık karşısında ne yapabilir ve nasıl önlemler alabiliriz kısaca ona da değinelim. Akıllı telefonlarımızı kontrol edelim ve kullanmadığımız uygulamalarımızı, kullanmadığımız veya önemi kalmayan Galeri fotoğraflarımızı ve videolarımızı, bilgisayarımızda gereksiz veya kullanmadığımız ve hatta farkına varmadan çoğalttımız dosyalarımızı mutlaka ama mutlaka silelim.

Gereksizleri ‘Gereksiz Yere’ Tutmayın!

E-posta kutumuzda boş boş bekleyen veya artık önemi kalmamış, okunmuş olan e-postalarımızı temizlemeyi ihmal etmeyelim. Ayrıca yeni alışkanlıklar da edinmeliyiz. Mesela daha az nasıl e-posta gönderebilirim veya daha az nasıl görsel veya video paylaşırım gibi dijital platformlarda paylaştığımız içerikleri türü fark etmeksizin filtrelemeyi kendimize alışkanlık haline getirmeliyiz. Herkes nasıl kendi evini temizliyor, evinin önünü süpürüyor ve oraları tertemiz yapıyorsa bizler de her birimiz telefonlarımızı, bilgisayarlarımızı ve kullandığımız bütün dijital cihazlarımızı sıklıkla temizlemeli ve onlara filtreler uygulayarak geleceği, geleceğimizi dijital anlamda dijital atıklara karşı ellerimizde tutmuş oluruz. Sizlerin de dijital atık noktasında deneyimlediğiniz, gördüğünüz veya okuduğunuz veya kendi fikirleriniz varsa mutlaka benimle yorumlarda paylaşın.

Avatar

Seyit Mehmet ÇOBAN

About Author

Ayrıca şunlara da bakabilirsiniz

Yapay Zekanın Yükselişi, İnternetin Sonu Mu
Dijital Dünya

Yapay Zeka ve İnternetin Geleceği: İnsan ve Teknolojinin Kesişimi

İnternetin bilgiye erişimde devrim yaratmasının ardından, yapay zeka teknolojileri içerik üretim ve yayıncılık dünyasını köklü biçimde değiştiriyor. Bu yazıda, yapay
Yapay Sinema çağı
Dijital Dünya

Yapay Sinema Çağı: Sinemanın Geleceği Şekilleniyor

Yapay zekanın sanatla kesiştiği en heyecan verici alanlardan biri de hiç kuşkusuz sinema. Geleneksel yapım süreçlerini kökten değiştiren bu yeni